2 Haziran 2017 Cuma

"ARMUT PİŞ AĞZIMA DÜŞ" Ressam Funda TÜMER, ULUSAL HABER & KÜLTÜR-SANAT SAYFALARI

ARMUT PİŞ AĞZIMA DÜŞ
Ressam Funda TÜMER
ULUSAL HABER & KÜLTÜR-SANAT SAYFALARI
Yetkili ve Sorumlu Yönetmeni 
Bir sanat kurumu başkanı ve küratör olmanın yanı sıra aynı zamanda bir sanatçı olarak son yıllarda karşılaştığımız bir düşünce tarzı karşısında artık bir şeyler yazmak gerektiğine karar verdim. İşimizin her aşamasında bulunan ve yine her aşamasına hakim olan biri olarak, herkes için iyi ve doğru şeyler yapmaya ve bunu yaparken de herkesin hakkını korumaya çalışan biri olarak yazacağım.
"Prensip olarak paralı sergilere ve projelere katılmıyorum" 
Sözüm "Prensip olarak paralı sergilere ve projelere katılmıyorum" diyen kişiler için. Düşüncenize saygı duyuyorum. Elbette tercih sizin. Ancak bu düşüncenize katılmıyorum. 
Çünkü düşünemedikleriniz ya da bilip işinize gelmeyenler var. 
Bu yazımda amacım sizlere bunu göstermek. Sonucunda karar elbette ki yine sizindir. Ülkemizde ne galeriler ne sanat kurumları nede sanatçılar devlet tarafından yeterli maddi manevi desteği alamamaktadır. Bizler daima kendi çabalarımız ile bir şeyler yapmaya çalışıyoruz. Bu çabalar içerisinde de sanatçıların kendini gösterebileceği en önemli platformlar sergiler ve sanat projeleridir. Bunları organize eden kişilerde galeriler, sanat kurumları ve küratörlerdir. Bu kişilerinde çoğunun tek gelir kapısı kazancı yaptıkları bu işlerdendir. Bu onların işidir.  Yani size bir ortam hazırlamakta ve hizmet sunmaktadırlar. Kimin başarılı olduğu, kimin sanat adına gerçekten emek verdiği, kimin sırf ticari amaçla yaptığı bu yazımın içeriği olmamakla beraber sonuçta ortada iyi yada kötü başarılı yada başarısız bir emek söz konusudur. Bir iş söz konusudur.
Hangi projeye dahil olacağınız kiminle çalışacağınızda sizin yani sanatçının tercihidir.
Hangi projeye dahil olacağınız kiminle çalışacağınızda sizin yani sanatçının tercihidir.
Bu organizasyonların emeğinin yanı sıra yani sizin için bu organizasyonu hazırlayan kişi yada kişilerin emeği dışında birde maddi tarafı vardır. Salon kirası, kokteyl harcamaları, afiş ve davetiye baskı masrafı, plaket yada belgelerin masrafı ve projenin içeriğine göre bu masraflar daha da artabilir. Şimdi bu organizasyonu hazırlayan kişilerin işlerinin hatta çoğunun tek işinin ve tek gelir kaynaklarının bu olduğunu düşünürsek ( galeri, kurum, küratör ) elbette sizlerden bir bedel talep edeceklerdir. Çünkü size bir imkan sağladıkları gibi aynı zamanda bir hizmet bir emek vermektedirler. Bu onların mesleği, işidir. Bunu yaparken de ücreti yada talep edecekleri şartları neye göre ve nasıl belirledikleri biraz ortam şartlarına biraz da kendi inisiyatiflerine bağlıdır. Birazda proje giderleri hesaplanarak belirlenmektedir. Ücret size yani sanatçıya uygunda gelebilir fazlada gelebilir. Katılabilir yada ret eder. Sonuçta kimse sizi hiç bir şeye zorlamamaktadır. Sözün özü bakkaldan bedava sakız bile alamazken, doktorda bedava tedavi olamazken yani kısaca her hizmetin bir bedeli varken bu hizmeti bedava talep etmek de bu işi yapan kişilerin emeğine, işlerine haksızlık ve saygısızlıktır diye düşünmekteyim. Sizin için proje yapılsın tüm masrafları karşılansın gibi bir lüks ancak proje bir şekilde devletten destek yada özel sponsorluk alması durumunda olabilecek bir durumdur. Aksi halde birileri sizin için cebinden para harcasın, her şeyi yapsın tabir yerinde ise "Armut piş ağzıma düş" gibi bir istek içerisinde olmanız demektir.
Belki şimdi egonuzu bir kenara koyar ve prensibinizi tekrar düşünürsünüz...